Çok bunalmış, ruhunuzun daraldığını, yaşamınızda olumsuz durumlar içinde kaybolmuş hissettiğinizde ruhunuzun ve kalbinizin sesine kulak verin, ego ve zihin sizi kendi zindanlarının ya da karmaşık yollarında dolandırmaya devam edecektir. Yaşadığınız deneyimden bir adım geri çıkarak sakinleşip, gözlemci olup, sessizlik alanları yaratılmalıdır. Sessizliğin içinde ilahi kaynakla bütünlenebilir, kalbinizin sesini duyabilirsiniz. Her varlık yaşadığı bu tecrübeyi neden yaşadığını, bur adan öğrenmesi gerekenleri sorgulamalıdır. Ancak sorumluluk almaya başladığımızda, cesaret gösterdiğimizde gerekli ruhsal idrak için alan açmış oluruz. Aşk’la”

“Yollar, yaşamlar, hüzünler, sevinçler, gözyaşları, kahkahalar hepimizin içindeki derin şefkatin, sevginin, merhametin yüzleridir.

Kalbinin içindeki güzellikler senin tekamül yolculuğunun çiçekleridir. Tek Sonsuz Yaradan, tüm yansımaların içinde tezahür eder. Her daim hatırla, sen sevilensin, sen sevilenin yüzüsün, sen her varlık gibi Yaradan’ın yüzüsün. Hüzün sadece kalbin ve şefkatin onurudur. Bu onur, her bir meleğin bir kanat çırpışındaki saf nurun sevgisidir. Sevgi kırılgan çiçeğimiz, senin parfümünün kokusudur.

Kendini sev, sev, sev. Sevgi, şifadır. Şifa Öz’dür. Öz yüzdür. Yüz kalptir. Kalp yolundur, istikameti Aşk’tır.”

“Hepimiz hayatlarımızda birçok kalp ve hayal kırıklığı yaşamışızdır. Kalbiniz kırıldığında içinizde bir acı ile birlikte hüzün yükselir. Kalbinizin atış ritmi değişir. Bu anlarda dostlar, yaşadığınız duyguları gözlemleyin. Burada yaşadığınız deneyimi neden seçtiniz, size ayna tutanlar neler, karşınızdakinin yaptığı davranışlar ya da sözler alanınızdaki neler ile rezone oluyor? Duygulara izin verin, bazen gözyaşınızla bazen sessizliğiniz içinde akarlar. Kalbinizin içinde kalarak, her şeyi, her olayı, deneyimi dönüştürebilirsiniz. Sevginin gücünü hatırlayalım. Bazen de sadece enerjiyi salmak gerekir. Sizin seçimleriniz gibi deneyimi paylaştığınız varlığında seçimleri olduğunu hatırlayarak. Özgürleşmek gerekir, özgürleşmek için korku, kaygı, endişe, bağışlama defterlerini kapamak gerekir. Bunu da ancak kalbinizle yapabilirsiniz. Acıdan özgürlüğe, özgürlükten sevgiye, sevgiden aşk’a yürüyerek. Aşk’la”